Ali Rıza Gelirli’nin Son Kitabı İdelojisiz Çıktı

Ali Rıza Gelirli’nin Son Kitabı İdelojisiz Çıktı kitapyurdu adresinden temin edebilirsiniz.

Toplumumuz hasta! İdeolojilerin müsebbibi olduğu “tutulmamış yaslar, dilenmemiş özürler” var. Tutulmamış tüm yaslarını tut; dilenmemiş tüm özürlerini dile. Hastalığımız, tutulmamış yaslardan; dilenmemiş özürlerden geliyor zira.

İdeolojinin, kişileri, anlayışları, yönelimleri, grupları, sınıfları kendi içlerinde birbirine bağlayan, onların adeta bir yörünge biçiminde yan yana durmalarını sağlayan bir birleştirici, bir tutkal olduğunu söyleyebiliriz. Bunu becermek için tanrı kuvvetinde bir iradeye ihtiyaç olduğu tartışmasızdır. Ona yeryüzü tanrısı demekte bir sakınca görülmemelidir. Diğer tüm tanrılar gibi ötekileştirmeden beslenir. Zulüm, ötekileştirme böylesi bir tanrının mahiyetinde gerçekleşir. İdeolojiyi, bilene bilene tükenen bir bıçağa benzetebiliriz diğer yandan. (…) İdeolojiler acı çeken insanlara ihtiyaç duyar. Hayatta acı çeken birinden daha tehlikelisi yoktur. Öyle ya da böyle tarih bize göstermiştir ki, en büyük zalimler onların arasından çıkar. Keza acı, iktidar olma ihtiyacını artırır; hayatın gerçek boyutlarını görme konusunda körleştirir insanı. (…) Toplumsal yaşamda taraftar toplamak için ona çeşitli entelektüel kılıflar dikildi. Böylece, seküler ya da uhrevi yaşamda bir tür duaya dönüştü. Yanılmak, kandırılmak ve hatta ölmek pahasına… Bir ömür boyu onun gölgesinde sebat edilir oldu. Bilinçlerde yarattığı imge esrarengizdi. Onun sahte cazibesi buradan geldi belki de. Hükümsüz ütopyalar biriktire biriktire, “anlam”ı tekeline ala ala kendini var kıldı! Soluk alıp veren organik doğayla test edildiğinde tüm cazibesini yitireceği açıktı. Ama bunu görmek isteyen pek olmadı. Tutarlılığı teyide zorlandığında, hedeflerini realize edebildiği oranda ölümden dahi üstün tutuldu. (…) Ekosistemi bozan da, “insan denen zararlı”yı yaratan da aynı mihrak!

Evet, dünya adaletsizlik tarafından yönetiliyor. Bu bir gerçek, zira dünya ideolojiler tarafından yönetiliyor.

ÖNERİLEN İÇERİKLER

Yazar Postları

İSTİSNAİ GÖÇ (2) Hamza Aksüt

Geçen yazıda göçlerin büyük oranda batıya doğru olduğuna değinmiş vebunun tersine on beşinci yüzyıl sonlarından itibaren Anadolu’dan Safevi ülkesine göçen Alevi, Türk, Kürt ve Abdalları konu etmiştim. Bu yazıda ise bir istisna olarak Anadolu özelinde daha küçük toplulukların batıdan doğuya göçünü

TARİHTE İSTİSNAİ GÖÇLER Hamza Aksüt

Bilindiği gibi tarihte ve günümüzde topluluklar batıya göçer. Hatta kentlerindahi batı yönünde genişlediği bir gerçektir. Bu duruma kuşkusuz sosyolojik analizler yapılabilir ancak benim konum değil. Ben tarihsel veriler ve örneklerle göç konusunda analizler yapmaya çalışacağım.

GÖÇMEN GÖÇMENE KARŞI Engin Erkiner

Almanya’da 1990’lı yıllarda ve öncesinde değişik göçmen grupları arasındadayanışma vardı. Aynı ülkenin göçmenlerinde bu dayanışma daha fazlaydı. Bu dayanışmadan hareketle bütün göçmenlerin birleşmesini isteyenler de çıkmıştı.Yaklaşık son on yıldır durum değişti, neredeyse tersine döndü.

MAFYA'NIN HAKİMİYETİ Menderes İnanç

Aylardır Türkiye'nın gündemine oturmuş olan siyaset, emniyet ve mafya ilişkileri ayuka çıkmış durumda. İlginç olan, başta ana muhalafet partisi ve toplumsal muhalefetin sıradan yaklaşmasıdır! birkaç açıklamanın dışında tepki vermemeleridir.