ALMANYA NAZİ ÖRGÜTÜ REICHSBÜRGER NASIL BİR ÖRGÜTTÜR GÖÇ.COM ARAŞTIRDI

ALMANYA NAZİ ÖRGÜTÜ REICHSBÜRGER NASIL BİR ÖRGÜTTÜR GÖÇ.COM ARAŞTIRDI

Almanya’da Reichsbürger olarak bilinen aşırı sağcı bir grubun Federal Parlamento’yu basmayı da içeren darbe girişiminin önlendiği ve 25 kişinin tutuklandığı açıklandı.

Anayasayı Koruma Örgütü’ne göre bu grubun yaklaşık 1000 kadar aktif militanı bulunuyor. Sempatizan çevreleri daha geniş ve yıllardan beri ideolojileri doğrultusunda saldırgan eylemlerde bulunuyorlar.

Öncelikle belirtmek gerekir: Reichsbürger azçok bütünlüğü olan bir örgüt değildir. Çok sayıda parçaya bölünmüş, bazılarının birbiriyle ilişkisi hiç de iyi olmayan bir hareketin genel adıdır. Burada belirleyici olan örgütsel bütünlük olmamasıdır.

Almanya’nın 1937’deki sınırlarına yeniden sahip olmasını, monarşist bir toplum düzenini savunurlar. Yahudi soykırımını kabul etmedikleri gibi yabancı düşmanıdırlar. Ülkede geçerli olan anayasayı kabul etmezler.

“Darbe teşebbüsü” belirlemesinin abartılı olduğunun belirtilmesi gerekir. Darbe yapmayı düşünüyordular ama bu kadar…

Çok sayıda parçadan oluşan bu grubun içinde Alman polisinin yerleştirdiği elemanlar mutlaka vardı.

1980’li yıllarda faaliyet göstermeye başlayan Reichsbürger’in parlamentoda grubu bulunan AfD (Almanya İçin Alternatif) adlı sağcı partiyle ilişkisinin bulunduğu değişik kereler ifade edilmiştir.  

Reichsbürger Almanya’da sayıca az olmayan ve Nazilere olan sempatisini de saklamayan gruplardan birisidir denilebilir. 

Örgütsel bütünlükleri bulunmadığı için mahkemede birbirlerini suçlarlarsa şaşırmamak gerekir. 

Her durumda bu grubun “darbe teşebbüsü”nün düşünce düzeyinde kaldığı, uygulamaya yaklaşamadığı belirtilmelidir.


ÖNERİLEN İÇERİKLER

Yazar Postları

DİPTEN GELEN DALGA SAHİPSİZ KALMASIN Menderes İnanç

Türkiye yeni bir yol ayrımında. Uzun zamandır beceriksiz siyaset kurumunun algı operasyonları ile baskı altına alarak yönetilen ve iktidarın algı operasyonlarının etkisinde olan toplum kesimleri, güvenlikçi politikalar ve yoksulluğun tavan yapması ile birlikte bir çok olumsuzluğu fark etmiş

AKREP GİBİSİNİN KARDEŞİM ALİ RIZA GELİRLİ YAZDI

Savaşın ticari dayanaklarını sorguluyorsun; ahlaki dayanaklarından habersizsin kardeşim. Sana kardeşim diyorum, zira, aynı canlı varlığın üyesiyiz; başka bir sıfat bulamıyorum. Düşünmüyorsun savaşın yolları neden bu kadar kalabalık, barışın yollanır niçin bu kadar tenha diye.

YENİ GÖÇMENLER YENİ İŞLER Engin Erkiner

Yapay zekanın emekçilerin çalışma alanlarını yok edeceğini savunanlar kapitalizmin yeni iş üretme özelliğini unutuyorlar. Bazı işlerin alanı daralırken, eskiden düşünülmeyen yeni iş alanları ortaya çıkabilir. Bunların büyük bölümü düşük ücretli işçiler içindir ve özellikle göçmenler tarafından

ÇİFT SÜRGÜNLÜK ÇEŞİTLERİ Engin Erkiner

Çift sürgünlük, aynı ülkeye ya da farklı ülkelere olmak üzere iki çeşittir.Isabelle Allende Ein weiter Feld adlı romanında İspanya iç savaşındacumhuriyetçilerin saflarında yer alan, yenilgi üzerine Pirene dağlarını geçerek Fransa’ya gelen bir kadın ve erkeği anlatır.

YENİ İLTİCA YASASI Engin Erkiner

Avrupa Parlamentosu iltica başvurularıyla ilgili yeni kısıtlamalar içeren bir yasayı kabul etti. Bu yasa Avrupa Komisyonu’nda onaylandıktan sonra yürürlüğe girecek. AB çapındaki bu yasaya üye her ülkenin de ulusal yasaları içinde yer vermesi gerekiyor.

ZENGİN MUTFAĞI’NDAN EYLÜL FIRTINASI’NA Süleyman KUŞ

Zengin Mutfağı adı film, “15/16 Haziran İşçi Kalkışmasını"(1) izleyen dönemde ırkçı-faşist örgütlenmelerin sermayeciler tarafından nasıl beslenip organize edildiğini, kimi resmi organlarca kollandığını, bir villanın mutfağı ve onun emektar aşçısı çevresinde ustalıkla anlatır.

PARA YERİNE KART Engin Erkiner

Almanya’da ilticacılara yönelik yeni bir uygulama başladı; nakit para verilmiyor, kendilerine verilen karttaki krediyi kullanarak alışveriş yapıyorlar. Nakit paranın karşılığı kartta bulunduğuna yani devletin ödemesinde azalma olmadığına göre, bu uygulamanın amacı nedir?

BUHRAN GÜNLERİNDE SAVAŞ SENARYOLARI Menderes İnanç

Türkiye ekonomik olarak derin bir buhran yaşamaktadır. Çoklu krizlerin içerisinde yaşayan bir ülkenin siyasi partilerinin şuursuzca tavır ve davranışları, siyaset değil siyasetsizliktir! Toplumun % 50’si muhalif olduğu halde, siyaset kurumunun çıkar ilişkilerine dayanarak epey palazlandığı