SINIF BİLİNCİ VE DEMOKRATİK SİYASET Menderes İnanç

SINIF BİLİNCİ VE DEMOKRATİK SİYASET 

Türkiye toplumu bu iki önemli düşünceden hayli uzaklaşmış durumda. Medyayı ele geçiren iktidar felaket tellallığını yayarak algı operasyonları ile toplumu yönetiyor. Son bir haftadır Özgürlük ve Direniş bayramı olan Newroz ateşi harlandıkça ezilen halkları etrafında toplamaya devam ediyor. Kürtlerin tarihsel direniş ve özgürlük bayramının, günümüzde bir kez daha ezilen halkların umudu olduğuna dair  inanç  perçinlenmiş oldu. 

Ülke basını köre ve sağıra oynuyor, milyonlar alanlarda haykırırken tek görüntü verilmiyor ve tek kelime bahsedilmiyor. Bir müddet önce Almanya milli savunma bakanı “Alman silahlı küvetlerinin silahlanması kaçınılmazdır” diye bir açıklama yapmıştı. Almanlar silahlandıkları anda bilinmelidir ki yeni bir dünya savaşına hazırlık var demektir. 19 yy sonlarında Osmanlı’nın çöküşü böyle başlamıştı, Kürtler ve diğer halklar el ele vererek Anadolu’yu yurt edinmişlerdi, günümüzde Kürtler ve diğer halklar arasında derin bir duygusal kopuş var. 

Maalesef yüz yıllık cumhuriyet ne laik ne demokratik oldu, nede sınıf bilinci gelişen bir topluma fırsat verdi. 

Körü körüne dincilik ve milliyetçilik toplumun düşünme yetisini paramparça etti. Demokrasi kelimesini ağzından düşürmeyen siyaset kurumu., topluma sürekli dinciliği ve milliyetçiliği enjekte ederek ülkenin kaynaklarını emperyalist devletlerle birlikte talan ederek kendi varlığını sürdürdü. 

Şuurunu yitiren bu toplum sorgulama yetisini tümden kaybetmiş durumda. Oysa her seçim aynı zamanda muhasebe yapma ve sorgulama fırsatıdır. Burjuva demokrasinin olmazsa olmazlarından biri de budur. 

Evet on gün sonra bu ülkede seçim yapılacak, seçimin gidişatına etki yapacak ne sendikal güç var nede sınıfsal bilinç var. Yüz yıldır Kürtler hala kendi ulusal insani haklarını elde etmiş değiller. 

Yüz yıllık cumhuriyete ne sınıf bilinci gelişti ne de demokrasi kültürü. Olası bir dünya savaşında ülkeler yeniden dizayn edilecekler. Tıpkı Osmanlının son dönemi gibi yine büyük bir borç ve yine yoksulluk ve buhran ile olası gidişatı karşılama var. Bu yazı Kaleme alındığı saatlerde Kürtler büyük Diyarbakır Newrozuna hazırlanıyorlar yarın önümüzdeki süreçle ilgili mesajlarını verecekler ve muhtemelen; yine Barış Demokrasi hukuk Adalet ve emeğin değer bulmasını haykıracaklar! Belki de Final Newrozunda son sözlerini söyleyecekler… 

21 03 2024 Menderes İNANÇ

ÖNERİLEN İÇERİKLER

Yazar Postları

ÇİFT SÜRGÜNLÜK ÇEŞİTLERİ Engin Erkiner

Çift sürgünlük, aynı ülkeye ya da farklı ülkelere olmak üzere iki çeşittir.Isabelle Allende Ein weiter Feld adlı romanında İspanya iç savaşındacumhuriyetçilerin saflarında yer alan, yenilgi üzerine Pirene dağlarını geçerek Fransa’ya gelen bir kadın ve erkeği anlatır.

YENİ İLTİCA YASASI Engin Erkiner

Avrupa Parlamentosu iltica başvurularıyla ilgili yeni kısıtlamalar içeren bir yasayı kabul etti. Bu yasa Avrupa Komisyonu’nda onaylandıktan sonra yürürlüğe girecek. AB çapındaki bu yasaya üye her ülkenin de ulusal yasaları içinde yer vermesi gerekiyor.

ZENGİN MUTFAĞI’NDAN EYLÜL FIRTINASI’NA Süleyman KUŞ

Zengin Mutfağı adı film, “15/16 Haziran İşçi Kalkışmasını"(1) izleyen dönemde ırkçı-faşist örgütlenmelerin sermayeciler tarafından nasıl beslenip organize edildiğini, kimi resmi organlarca kollandığını, bir villanın mutfağı ve onun emektar aşçısı çevresinde ustalıkla anlatır.

PARA YERİNE KART Engin Erkiner

Almanya’da ilticacılara yönelik yeni bir uygulama başladı; nakit para verilmiyor, kendilerine verilen karttaki krediyi kullanarak alışveriş yapıyorlar. Nakit paranın karşılığı kartta bulunduğuna yani devletin ödemesinde azalma olmadığına göre, bu uygulamanın amacı nedir?

BUHRAN GÜNLERİNDE SAVAŞ SENARYOLARI Menderes İnanç

Türkiye ekonomik olarak derin bir buhran yaşamaktadır. Çoklu krizlerin içerisinde yaşayan bir ülkenin siyasi partilerinin şuursuzca tavır ve davranışları, siyaset değil siyasetsizliktir! Toplumun % 50’si muhalif olduğu halde, siyaset kurumunun çıkar ilişkilerine dayanarak epey palazlandığı

GÖÇMEN TOPLUMU NASIL DEĞİŞTİRİR? (2) Engin Erkiner

Almanya’da “kayıp kuşak” olarak da adlandırılan ikinci kuşak çoğunluk toplumunun değişmesinde önemli rol oynadı. Birinci kuşak Alman toplumunun kenarında yaşıyordu denilebilir. Türk mahalleleri ve buralarda berberler, bakkallar, seyahat acenteleri, kısacası yaşamak için gerekli herşey ,

ALMANYA’DA YENİ PARTİ: DAVA Engin Erkiner

Almanya’da uzun adındaki kelimelerin baş harflerinin birleştirilmesiyle DAVA adlı bir parti kuruldu ve basında “Erdoğan partisi” olarak adlandırıldı. Parti, bu iddiayı doğal olarak kabul etmedi. Bu girişimin tarihi vardır, yaklaşık 25-30 yıldan beri Ankara partileri kurulur ve kapanır;