TÜRKİYE TOPLUMU VE SOSYAL ÇÜRÜME

TÜRKİYE TOPLUMU VE SOSYAL ÇÜRÜME! 

Yılardır Siyasi körlüğün yarattığı  Çözümsüzlüğün sonunda, Sosyal ve kurumsal çürümüşlük Kaçınılmaz oldu. 

Kendi Toplumsal yapıları ile barışık olmayan! Tekçi ve retçi zihniyet sürekli yanlışta ısrar ederek,  yönetmeye çalıştı. 

Bu şekilde kendini tekrar ederek bu günlere doğru geldi. 

Oysa Siyaset bilimi ve siyaset kurumunun varlık gerekçesi  Çözüm üretmektir.  Çözüm üretemeyen siyaset kurumu algı operasyonları ile Toplumu yönetmeye çalışıyor! 


Kullandığı argümanlar, oldukça tehlikeli argümanlar.  

Günü birlik toplumun beynine enjekte edercesine bu söylemler olunca;  bu da toplumu hem  geriyor hemde büyük duygusal kopuşa götürüyor! Bu söylemlerle  hamasetten öteye gidilmiyor. 


Siyaset kurumu Tamamen duyguları etkileyecek

Algı operasyonu merkezli söylemleri ile bir yere varamayacağını anlamalı. Siyaset kurumu Dincilik ve milliyetçilik kavramı aşınırcasına Kullanılır oldu. 

Sivil toplum örgütleri yerine tarikat ve cemaatlar tercih ediliyor.  Çürümüşlüğün en etkili yanı ise İşte tamda bu alana konumlanan mafya kollarının varlığı oldu. 

Bu mafya kolları bu alanda fena da  palazlanmış oldular. 

Dikkat ederseniz mafya kollarının En çok zemin buldukları yerler buralar oldu. 

Mevcut iktidar, AİHM: içtihatlarını tümden bir tarafa atması  yetmediği gibi;  Kendi Anayasasını bile fuzuli ve gereksiz görür oldu. Oysa var olan Anayasa Demokratik bir Anayasa olmamasına rağmen! 

Kötünün iyisi; diyorduk ama mecburi kabulümüz idi. Bu iktidar döneminde “Devlet” sistemini ayakta tutan  Denge ve denetleme mekanizması olarak yılardır  sistemin devamını sağlayan kurumların içine kadar girilerek, adam kayırma torpil ve rüşvetçi  Zihniyet hakim kılındı. 


Siyaset kurumu yüz yılın kangrenine dönüşen,  Kürt meselesi üzerinden yaratıkları algı operasyonlarını ile ayakta durarak kendi varlığını sürdürür oldu. Bu mantıkla kendini hep diri tutuyorlar.  Üzülerek belirteyim Türkiye toplumun değerleri sayılan, 

“ Vatan Millet ve Bayrak” gibi 

Değerler ülkeyi soyanlar için en kullanışlı malzeme ve koruyucu maskesi olmuş durumda. 

Ayrıca sosyal çürümenin gelişmesi ile birlikte  toplumda değerlerin aşınması ve  kaybedilmesi, toplumda güvenin azalmasını  meydana getirdi. toplumsal düzen iyice aşındı, suç oranları oldukça artı. 

Sosyal çürüme, öylesi bir duruma geldi ki, toplumdaki ekonomik, politik, kültürel veya diğer sosyal faktörlerli yok edebilecek kadar etkili olabiliyor. 

Bir diğer yönüyle, �Sosyal çürümenin çoğu zaman pek çok sebebi olabilir. İşte bunlardan bazıları...

Eğitim Sistemi Sorunları, 

Ahlaki Normlarda Zayıflama, 

Ekonomik Sorunlar, İşsizlik

Politik İstikrarsızlık farklı farklı Din mezhep ve aidiyetlere  mensup olanların arasında güvensizliğin yayılmasıdır. 

Toplumsal Bağların Zayıflaması

İçin adeta birileri çeşmenin başına geçmiş toplumun zehirlenmesi için çalışıyor. Hal böyle olunca toplumun temel sosyal, kültürel değerlerinin,  Ahlaki normlarının, ve sosyal kurumlarının, erozyona uğraması, ve zaiflamasi de beraberinde getirdiği gün gibi ortadadır. 

Sonuç olarak bu kirli savaşın rantından kimler nemalanıyor? 

Kürt meselesinin çözülmemesi kimlerin işine geliyor? 

Bunun sorgulanması dahi yasaklı olduğu bir ülkede yaşıyoruz. 

Derin bir yoksulluk içerisinde boğuşan Türkiye toplumuna üç gün önce DEM milletvekili Ceylan Akça şöyle hitap edecekti” Bu Genel Kurulun parlak ışıkları ve ihtişamları altında siz yoksulluğu, açlığı, umutsuzluğu, o derin karanlığı göremiyorsunuz. Siz ne anlarsınız yoksulluktan” 

Siz, saray piyasasıyla yaşıyorsunuz, biz sokak piyasasıyla yaşıyoruz” 

Bu sesi bile duymayacak kadar körelmiş bir çürümeyi yaşıyoruz! 

Bu konuda Türkiye işçi sınıfı;   sınıfta kalmıştır.  Ezilenler,  egemenler kadar cesur olmadıkları sürece bu sosyal çürümüşlük hepimizi çürütecektir. 

Bu yazım:  Muş Kadın Kollarında yıllarca Emek veren  şu anda  Cezaevinde Ağır sağlık sorunları yaşayan.  Sevgili Hewalım  Muhlise KARAGÜZEL’E olsun 

24 12 2023 

Menderes İNANÇ

ÖNERİLEN İÇERİKLER

Yazar Postları

DİPTEN GELEN DALGA SAHİPSİZ KALMASIN Menderes İnanç

Türkiye yeni bir yol ayrımında. Uzun zamandır beceriksiz siyaset kurumunun algı operasyonları ile baskı altına alarak yönetilen ve iktidarın algı operasyonlarının etkisinde olan toplum kesimleri, güvenlikçi politikalar ve yoksulluğun tavan yapması ile birlikte bir çok olumsuzluğu fark etmiş

AKREP GİBİSİNİN KARDEŞİM ALİ RIZA GELİRLİ YAZDI

Savaşın ticari dayanaklarını sorguluyorsun; ahlaki dayanaklarından habersizsin kardeşim. Sana kardeşim diyorum, zira, aynı canlı varlığın üyesiyiz; başka bir sıfat bulamıyorum. Düşünmüyorsun savaşın yolları neden bu kadar kalabalık, barışın yollanır niçin bu kadar tenha diye.

YENİ GÖÇMENLER YENİ İŞLER Engin Erkiner

Yapay zekanın emekçilerin çalışma alanlarını yok edeceğini savunanlar kapitalizmin yeni iş üretme özelliğini unutuyorlar. Bazı işlerin alanı daralırken, eskiden düşünülmeyen yeni iş alanları ortaya çıkabilir. Bunların büyük bölümü düşük ücretli işçiler içindir ve özellikle göçmenler tarafından

ÇİFT SÜRGÜNLÜK ÇEŞİTLERİ Engin Erkiner

Çift sürgünlük, aynı ülkeye ya da farklı ülkelere olmak üzere iki çeşittir.Isabelle Allende Ein weiter Feld adlı romanında İspanya iç savaşındacumhuriyetçilerin saflarında yer alan, yenilgi üzerine Pirene dağlarını geçerek Fransa’ya gelen bir kadın ve erkeği anlatır.

YENİ İLTİCA YASASI Engin Erkiner

Avrupa Parlamentosu iltica başvurularıyla ilgili yeni kısıtlamalar içeren bir yasayı kabul etti. Bu yasa Avrupa Komisyonu’nda onaylandıktan sonra yürürlüğe girecek. AB çapındaki bu yasaya üye her ülkenin de ulusal yasaları içinde yer vermesi gerekiyor.

ZENGİN MUTFAĞI’NDAN EYLÜL FIRTINASI’NA Süleyman KUŞ

Zengin Mutfağı adı film, “15/16 Haziran İşçi Kalkışmasını"(1) izleyen dönemde ırkçı-faşist örgütlenmelerin sermayeciler tarafından nasıl beslenip organize edildiğini, kimi resmi organlarca kollandığını, bir villanın mutfağı ve onun emektar aşçısı çevresinde ustalıkla anlatır.

PARA YERİNE KART Engin Erkiner

Almanya’da ilticacılara yönelik yeni bir uygulama başladı; nakit para verilmiyor, kendilerine verilen karttaki krediyi kullanarak alışveriş yapıyorlar. Nakit paranın karşılığı kartta bulunduğuna yani devletin ödemesinde azalma olmadığına göre, bu uygulamanın amacı nedir?

BUHRAN GÜNLERİNDE SAVAŞ SENARYOLARI Menderes İnanç

Türkiye ekonomik olarak derin bir buhran yaşamaktadır. Çoklu krizlerin içerisinde yaşayan bir ülkenin siyasi partilerinin şuursuzca tavır ve davranışları, siyaset değil siyasetsizliktir! Toplumun % 50’si muhalif olduğu halde, siyaset kurumunun çıkar ilişkilerine dayanarak epey palazlandığı