ÇİFT POLİTİK KİMLİK

ÇİFT POLİTİK KİMLİK


  Göçmenler arkalarında bıraktıkları ülkedeki değerlere daha fazla bağlı oldukları için yavaş değişirler. Önceki ülkelerinde zayıflamış olan değerleri sürdürmeye çalışır, onların yerini alan yenilerine kolay alışamazlar.


            Göçmenler eski ülkelerindeki insanlardan daha tutucudurlar.


            60 yıldan beri Türkiye’den değişik ülkelere dağılmış insanların yaklaşık yarısını barındıran Almanya’da Erdoğan ve AKP’nin Türkiye’de olduğundan daha fazla taraftar bulması şaşırtıcı olmamalıdır. Bunun Almanya’dakilerin ekonomik durumunun ortalama olarak Türkiye’dekilere göre daha iyi olmasıyla da bağlantısı yoktur.


            Türkiye’de AKP ve diğer sağ partileri tutanların Almanya’da daha soldaki partileri tutmaları –SPD ve Yeşiller gibi- çelişkili görülebilir ama değildir.


            Göçmenlerdeki çift politik kimlik rasyonel bir seçimin sonucudur.


            1990’lı yıllarda Fransa’nın Almanya sınırına yakın bir kentinde MHP’lilerle söyleşi yapılmıştı. Bu insanların Türkiye’de hangi partinin taraftarı oldukları belliydi, Fransız seçimlerinde ise Fransız Komünist Partisi’ni (FKP) destekliyorlardı.


            Neden, çünkü göçmenlerin haklarını en iyi savunan partiydi.


            MHP’nin Fransa’daki benzerleri Ulusal Cephe ve Chirac’ın partisiydi ama bunlar göçmenlerin haklarının kısıtlanmasından yanaydılar. Bu nedenle politik görüş olarak daha yakın oldukları bu partiler MHP’li göçmenlerin desteğini alamıyordu.


            Benzer bir durum yıllardan beri Almanya’da da görülmektedir.


            Türkiye’den gelen göçmenlerin en çok desteklediği parti 1990’lı yılların sonlarına kadar SPD idi. Ardından Yeşiller geliyordu. Hıristiyan Demokrat partilere destek azdı.


            O yıllarda Hıristiyan Demokrat Parti’den bir yetkili şöyle diyordu: Türkler ve biz dini değerlere bağlıyız (Hıristiyan ya da Müslüman olmak fark etmiyor). Aile önemlidir. Muhafazakar insanlarız.


            Belirlemeler doğruydu. Türkiye’den gelen göçmenlerin özellikle Hıristiyan Demokratları desteklemesi gerekirdi ama göçmen haklarını SPD ve Yeşiller gibi savunmadıkları için böyle yapmıyorlardı.


            Yıllar geçti. Almanya’da dördüncü kuşak var. İlk kuşak ya geldiği ülkeye döndü ya da artık yaşamıyor, sayıları iyice azaldı.


            Çok kişi Alman vatandaşı oldu. Vatandaşlığa geçmenin kolaylaştırılması da bunda etkili oldu.


            Öncenin göçmeni bugünün Alman vatandaşı bu insanlar seçimde hangi partiyi seçiyorlar?


            Bu konuda güvenilir istatistik bulunmuyor ancak tahmin edilebiliyor.


            SPD ve Yeşiller’in desteği eskisine göre azalırken Hıristiyan Demokratların desteği arttı. Sağ politik görüşlere sahip insanlar Almanya’da da buna uygun politik tercihler yapmaya başladılar.


            Bu gelişmede Hıristiyan Demokrat partilerin göçmen kökenlilere yönelik politikalarının değişmesinin, bu partilerin kurdukları eyalet hükümetlerinde göçmen kökenlilerin görev almasının da payı bulunuyor.


            Yine de çift politik kimliğin ortadan kalktığı söylenemez ama gerilemiş durumdadır.

Göçün tarihi uzadıkça Almanya’ya göre göçün daha yeni olduğu ülkelerde benzer gelişme olacaktır. 


ÖNERİLEN İÇERİKLER

Yazar Postları

DİPTEN GELEN DALGA SAHİPSİZ KALMASIN Menderes İnanç

Türkiye yeni bir yol ayrımında. Uzun zamandır beceriksiz siyaset kurumunun algı operasyonları ile baskı altına alarak yönetilen ve iktidarın algı operasyonlarının etkisinde olan toplum kesimleri, güvenlikçi politikalar ve yoksulluğun tavan yapması ile birlikte bir çok olumsuzluğu fark etmiş

AKREP GİBİSİNİN KARDEŞİM ALİ RIZA GELİRLİ YAZDI

Savaşın ticari dayanaklarını sorguluyorsun; ahlaki dayanaklarından habersizsin kardeşim. Sana kardeşim diyorum, zira, aynı canlı varlığın üyesiyiz; başka bir sıfat bulamıyorum. Düşünmüyorsun savaşın yolları neden bu kadar kalabalık, barışın yollanır niçin bu kadar tenha diye.

YENİ GÖÇMENLER YENİ İŞLER Engin Erkiner

Yapay zekanın emekçilerin çalışma alanlarını yok edeceğini savunanlar kapitalizmin yeni iş üretme özelliğini unutuyorlar. Bazı işlerin alanı daralırken, eskiden düşünülmeyen yeni iş alanları ortaya çıkabilir. Bunların büyük bölümü düşük ücretli işçiler içindir ve özellikle göçmenler tarafından

ÇİFT SÜRGÜNLÜK ÇEŞİTLERİ Engin Erkiner

Çift sürgünlük, aynı ülkeye ya da farklı ülkelere olmak üzere iki çeşittir.Isabelle Allende Ein weiter Feld adlı romanında İspanya iç savaşındacumhuriyetçilerin saflarında yer alan, yenilgi üzerine Pirene dağlarını geçerek Fransa’ya gelen bir kadın ve erkeği anlatır.

YENİ İLTİCA YASASI Engin Erkiner

Avrupa Parlamentosu iltica başvurularıyla ilgili yeni kısıtlamalar içeren bir yasayı kabul etti. Bu yasa Avrupa Komisyonu’nda onaylandıktan sonra yürürlüğe girecek. AB çapındaki bu yasaya üye her ülkenin de ulusal yasaları içinde yer vermesi gerekiyor.

ZENGİN MUTFAĞI’NDAN EYLÜL FIRTINASI’NA Süleyman KUŞ

Zengin Mutfağı adı film, “15/16 Haziran İşçi Kalkışmasını"(1) izleyen dönemde ırkçı-faşist örgütlenmelerin sermayeciler tarafından nasıl beslenip organize edildiğini, kimi resmi organlarca kollandığını, bir villanın mutfağı ve onun emektar aşçısı çevresinde ustalıkla anlatır.

PARA YERİNE KART Engin Erkiner

Almanya’da ilticacılara yönelik yeni bir uygulama başladı; nakit para verilmiyor, kendilerine verilen karttaki krediyi kullanarak alışveriş yapıyorlar. Nakit paranın karşılığı kartta bulunduğuna yani devletin ödemesinde azalma olmadığına göre, bu uygulamanın amacı nedir?

BUHRAN GÜNLERİNDE SAVAŞ SENARYOLARI Menderes İnanç

Türkiye ekonomik olarak derin bir buhran yaşamaktadır. Çoklu krizlerin içerisinde yaşayan bir ülkenin siyasi partilerinin şuursuzca tavır ve davranışları, siyaset değil siyasetsizliktir! Toplumun % 50’si muhalif olduğu halde, siyaset kurumunun çıkar ilişkilerine dayanarak epey palazlandığı