CUMHURİYETİN YÜZÜNCÜ YILINDA YA DÖNÜŞÜM YA DA.?
CUMHURİYETİN YÜZÜNCÜ YILINDA YA DÖNÜŞÜM YA DA.?
Yüzüncü yılını geride bırakan cumhuriyetin en zor dönüşüm kavşağındayız…
Geçen yüz yılın başında birinci dünya savaşının çıkmasıyla birlikte, altı yüz yıllık devasa Osmanlı İmparatorluğu'nun paramparça olmasından arta kalan bir coğrafya olan Anadolu coğrafyası, buradaki insanlar omuz omuza vererek yeni Dünya düzenine göre bir cumhuriyeti kurmayı başardılar.
Ancak kurucuların bir kısmının Türklük üzerinde yaptıkları siyaset ve kendilerini güç etme zihniyeti bu ülke insanına çok pahalıya mal oldu. Bu Türkçü turancı zihniyete karşı refleks gösteren Kürtler oldular. Mezopotamya’nın en kadim halkı olan Kürtler bu tekçi ve inkarcı zihniyete karşı çıktılar, 1914 Bitlis, 1921 Koçgiri, 1925 Azadi hareketi (Şeyx Said) 1926- 1930 Ağrı, İhsan Nuri Paşa, 1937 Dersim ile başlayan süren baş kaldırıların kanla bastırılması sonucu bu tarihsel süreçte derin ve unutulmaz bir acı, günceliğini korumaya devam edegeldi.
Daha önceleri ağırlıklı olarak şeyh, ağa, bey ve Kürt aristokrat ailelerinin öncülük ettiği mücadele, 1941 den itibaren yerini daha çok üniversite okumuş Kürt aydınlarına bıraktı. Kürt Aydınları 1939 da İstanbul da kurulan Dicle Talebe Yurdu'nun etrafında bir araya gelerek geçmişi sorgulama ve yeni mücadele yöntemlerini belirlemeye çalıştılar. Bu oldukça uzun erimli bir süreç olacaktı,
Kürt Talebeleri Avrupa devletlerinin sosyal adalet ve hukuk devletleri olma yönünü önemseyerek, hukukun üstünlüğü ve eşit koşullarda yaşamı öne çıkararak durmaksızın yollarına devam ederlerken Türkiye'de hakim sınıflar ve güvenlik bürokrasisi, geçmişte yaptıkları suçluluk psikolojik refleksi ile karşılık vermesi ülkenin demokratik değişiminin önünde en büyük engel oldu.
Son kırk yılın amansız mücadelesi ise tüm toplum kesimlerine Türkiye Devlet yapılanmasına çok pahalıya mal oldu. Bu süre zarfında yeteneksiz siyasetçiler ve çözüm üretmekte zorlanan siyaset kurumu ise, Kürtlerin haklı ve insani taleplerini bastırmak için, Kürt olmayan toplum kesimlerinin milli ve vatani duygularını kullanarak e sürekli toplumu kamplaştırmaya çalıştı. Gelinen aşamada değişim dönüşüm kavşağının son virajına gelmiş bulunmaktayız.
Günümüzün aciliyeti an itibari ile solundan en sağına kadar büyük bir toplumsal muhalefetin varlığını ortaya çıkarmayı zaruri kılmıştır. İşte bundan dolayıdır ki bu seçim yüz yılın seçimi olma önemini taşımaktadır, Yarın yeni bir yüz yılın ilk adımı atılmış olacak. Ya büyük demokratik değişim dönüşüme karar vereceğiz ya da hukuktan demokrasiden uzak klasik bir Asya ve Ortadoğu ülkesi olacağız. Verilecek duyarlı oylar emeğin, insanın, insan hak ve hürriyetinin, onurlu bir geleceğin inşa edilmesinin birer temel taşı mahiyetinde olacaktır.
13 05 2023 Menderes İNANÇ