PAYLAŞIM SAVAŞI VE GÖÇ

PAYLAŞIM SAVAŞI VE GÖÇ

Dengesiz demokrasi ve adaletsiz gelir dağılımı, insanlığın başına büyük felaketler açmaya devam ediyor.

21. yy da Akdeniz’in  serin suları insanlara mezar oluyorsa,  tüm dünya devletleri bundan sorumludurlar. Globalleşen dünyamızda, küresel sermayenin kâr hırsıyla dünyayı cehenneme çeviriyor olması tüm insanlığın geleceğini ipotek altına almaktadır. Belki günümüzde kimi devletlerin bir kısım yurttaşlarına sundukları zengin ve müreffeh bir yaşam olabilir.  Ancak görünmeyen en önemli nokta, bu ülkelerin çekim merkezi olmalarının yaratığı göç akının yaratığı  acı ve ızdırap  dolu insanlık dramlarıdır. İşte bu yanlış politikaların  göçe sebep olduğunu unutmamak lazım.

Bir başka handikap ise bu ülkelerin kendi refahları için bu yoksul ülkeler üzerinde yürüttükleri yanlış politikalardır. Ortadoğu ve Asya ülkelerindeki göç akınının, ileride nasıl bir felakete sebep olabileceği oldukça karanlık. Dünyada bunlar olurken, Türkiye gibi ülkelerde ise içerdeki göçün tarihsel süreci yüzlerce  yılı bulmaktadır. Buradaki durum ise oldukça sinsi politikaların sonucudur.

Kürt halkının varlığı ve günümüzde Kürt meselesinin çok büyük payı var. Yürütülen politikalar  bölgenin bir bölümüne yürütülen  üvey evlat muamelesinin sonucudur. Kayseri, Çorum, Yozgat, Düzce, Konya,  Bolu, Kocaeli ve Sakarya’nın  sanayileştirilmesidir. Diğer tarafta Diyarbakır, Van, Erzurum, Mardin, Urfa gibi şehirler başta olmak üzere Kuzey Kürdistan'ın adaletsiz gelir dağılımıyla büyük bir göç vermek zorunda kalmasıdır. 1970'li yıllarda Maraş Malatya Çorum katliamları ve 1990'larda Kürdistan da yakılan köylerin yaratığı göçün bir kısmı Avrupa ülkelerine, büyük bir bölümü Türkiye’nin Batı illerine yönelmek zorunda kaldı.

Sonuç olarak tüm dünyayı ilgilendiren bu önemli durumun önüne geçilmesi için, devletler arası sömürge sistemi olan emperyalizme son verilmeli, adaletli gelir dağılımı önemsenmeli. Adil, demokratik, eşitlikçi bir dünya düzeni, tüm insanlığın ortak sorunudur düşüncesi geliştirilmeli. 

09 07 2023 Menderes İNANÇ


ÖNERİLEN İÇERİKLER

Yazar Postları

DİPTEN GELEN DALGA SAHİPSİZ KALMASIN Menderes İnanç

Türkiye yeni bir yol ayrımında. Uzun zamandır beceriksiz siyaset kurumunun algı operasyonları ile baskı altına alarak yönetilen ve iktidarın algı operasyonlarının etkisinde olan toplum kesimleri, güvenlikçi politikalar ve yoksulluğun tavan yapması ile birlikte bir çok olumsuzluğu fark etmiş

AKREP GİBİSİNİN KARDEŞİM ALİ RIZA GELİRLİ YAZDI

Savaşın ticari dayanaklarını sorguluyorsun; ahlaki dayanaklarından habersizsin kardeşim. Sana kardeşim diyorum, zira, aynı canlı varlığın üyesiyiz; başka bir sıfat bulamıyorum. Düşünmüyorsun savaşın yolları neden bu kadar kalabalık, barışın yollanır niçin bu kadar tenha diye.

YENİ GÖÇMENLER YENİ İŞLER Engin Erkiner

Yapay zekanın emekçilerin çalışma alanlarını yok edeceğini savunanlar kapitalizmin yeni iş üretme özelliğini unutuyorlar. Bazı işlerin alanı daralırken, eskiden düşünülmeyen yeni iş alanları ortaya çıkabilir. Bunların büyük bölümü düşük ücretli işçiler içindir ve özellikle göçmenler tarafından

ÇİFT SÜRGÜNLÜK ÇEŞİTLERİ Engin Erkiner

Çift sürgünlük, aynı ülkeye ya da farklı ülkelere olmak üzere iki çeşittir.Isabelle Allende Ein weiter Feld adlı romanında İspanya iç savaşındacumhuriyetçilerin saflarında yer alan, yenilgi üzerine Pirene dağlarını geçerek Fransa’ya gelen bir kadın ve erkeği anlatır.

YENİ İLTİCA YASASI Engin Erkiner

Avrupa Parlamentosu iltica başvurularıyla ilgili yeni kısıtlamalar içeren bir yasayı kabul etti. Bu yasa Avrupa Komisyonu’nda onaylandıktan sonra yürürlüğe girecek. AB çapındaki bu yasaya üye her ülkenin de ulusal yasaları içinde yer vermesi gerekiyor.

ZENGİN MUTFAĞI’NDAN EYLÜL FIRTINASI’NA Süleyman KUŞ

Zengin Mutfağı adı film, “15/16 Haziran İşçi Kalkışmasını"(1) izleyen dönemde ırkçı-faşist örgütlenmelerin sermayeciler tarafından nasıl beslenip organize edildiğini, kimi resmi organlarca kollandığını, bir villanın mutfağı ve onun emektar aşçısı çevresinde ustalıkla anlatır.

PARA YERİNE KART Engin Erkiner

Almanya’da ilticacılara yönelik yeni bir uygulama başladı; nakit para verilmiyor, kendilerine verilen karttaki krediyi kullanarak alışveriş yapıyorlar. Nakit paranın karşılığı kartta bulunduğuna yani devletin ödemesinde azalma olmadığına göre, bu uygulamanın amacı nedir?

BUHRAN GÜNLERİNDE SAVAŞ SENARYOLARI Menderes İnanç

Türkiye ekonomik olarak derin bir buhran yaşamaktadır. Çoklu krizlerin içerisinde yaşayan bir ülkenin siyasi partilerinin şuursuzca tavır ve davranışları, siyaset değil siyasetsizliktir! Toplumun % 50’si muhalif olduğu halde, siyaset kurumunun çıkar ilişkilerine dayanarak epey palazlandığı